gulumseda.com

Annelere sesleniyorum. sana bana herkese. Biz bayan çok bilmiÅŸlere, çocuklarının karşısına geçip onlara hakim olma savaşı verirken egosunu tatmin eden anne torpilli insanlara. Bence bu sefer hatalı olan taraf biziz. Açın kulaklarınızı tek çocuklu bir anne olarak kardeÅŸ kıskançlığını anlatacağım size. Gayet de tecrübeliyim bu konuda. Çünkü ne kıskanılan çocuktan ne de kıskanan abla yada aÄŸbiden bahsedeceÄŸim ne de kıskançlık krizleri için size tavsiyelerde bulunacağım. Size sesleneceÄŸim sadece, anneliÄŸimle anneliÄŸinize bikaç uyarı fısıldayacağım. 

KardeÅŸ kıskançlığında konusunu henüz aktif olarak hayatımda yaÅŸamadım ama bu konudaki duyumlarım beni korkutmuyor deÄŸil. 2. çocuÄŸu olsun da bi kardeÅŸ krizi yaÅŸanmasın duymadım hiç. Ben henüz yerimde saysam da evli olan arkadaÅŸlarım 2. çocuÄŸa geçiÅŸ yaptıkları için onlardan durumun vehametini dinlemekten bi hal oldum. En son duyduÄŸum ÅŸiddetli vaka kendi saçlarını yolup "anne kardeÅŸim bana ne yaptı" diye annesinin yanına koÅŸan Selin kız. KardeÅŸinin yürütecini kırıp tepe takla yere düşürmesini de görünmez kaza olarak sayarsak "Ne çektin be Selin" diyesi geliyor insanın. 

 Geçenlerde de Vuslat'ların kreÅŸ toplantısı vardı. Koca sınıfta ben hariç en az iki çocuklu olan diÄŸerleri bana bi yüklendiler önce. Hadi artık ne bekliyorsun Vuslat'a oyun arkadaşı olur sen de (öğretmencilik oyunlarındaki rolüm) öğrencilikten mezun olursun diye. Derken konu konuyu açtı kardeÅŸ kıskançlığına gelindi ve bu büyük dert unutturuverdi onlara beni. Önce bi sevindim ama yaÅŸ ilerledikçe kıskançlık ÅŸiddeti de artıyormuÅŸ söylentileri paçamı tutuÅŸturdu. Seda dedim senden geçti artık kızım sen treni kaçırdın, Vuslat'ın bu haliyle bile baÅŸ edemiyorken birde kardeÅŸ kıskanan hali de eklenirse halin harap olur. Dünyaya gözünü açmış ne olduÄŸundan bihaber bebeÄŸin sorunlarına biç girmiyorum bile. Yapamazsın sen bırak ÅŸu sevdayı dedim kendi kendime.

 En etkilendiÄŸim kısıma gelince...

Toplantıda diÄŸer anneler kıskançlıktan dert yakınırken çocuklardan birinin annesi 2 çocuÄŸuyla beraber uzayda yaşıyormuÅŸ gibi diÄŸerlerini dinleyip havalı tavırlarla "bizim evde bunlar yaÅŸanmaz benim kzım ve oÄŸlum rüyasında bile birbirlerinin ismini sayıklar" diye son derece forslu bir cümle kurdu. Ve ardından kreÅŸimizin psikoloÄŸu Ä°lknur Hanım'ın baÅŸta o anne olmak üzere hepimizi ÅŸaşırtan (ben tek çocuklu olmam münasebetiyle konuya pek iÅŸtirak etmesem de) diÄŸer annelere sanki ellerini şöyle göğüslerinden aÅŸağı kaydırtarak oh çektiren yanıtı geldi. Tek kelimeli ve oldukça etkiliydi bu cümle "EMÄ°N MÄ°SÄ°NÄ°Z" dedi Ä°lknur Hanım. Bu çocuÄŸun Ã§izdiÄŸi aile resminde kardeÅŸinin üzerine çaprı koyduÄŸunu söyledi. Bende bu anneye döndüm ve "en çok sen korkmalısın sizin kardeÅŸin üzerine çizik atılmış, hayattan silinmiÅŸ o" dedim.

Allah'ım hepsini anlarımda bu kıskançlığın en kötü boyutu olsa gerek. Kendini ifade etmekten kaçındığı gibi bide durumu olduÄŸundan çok daha farklıymış gibi göstermeye çalışması. Sonra düşüdüm de belki farketmeden anne baba çocuÄŸa nasıl bir duygu yada tavır sorumluluÄŸu yükledi de bu çocuk kendini şöyle rahat rahat neyse o kardeÅŸim gibilerinden gösteremedi. Kıskandığını gönül rahatlığıla ifade edemedi. Belk sevilmemekten korktu çocuk kendince, belki bu duygusundan utandı, belki kendine yakıştıramadı ama çizgilerinden sızıverdi iÅŸte hissettikleri. Sen ben olsak kimseye söylemesek bile illaki baÅŸederiz sorunumuzla ama onun küçük yüreÄŸi kim bilir ne kararlar almıştır kendi hayat yolculuÄŸu adına.

Ha tabiki büyük çocuk küçük çocuğa zarar versin aman ne güzel duygularını ifade ediyor ya bana yeter diyelim demiyorum. Çocuğumuz kendini ifade edebilirse ona nasıl yaklaşacağımızı, bu sorunu çözme konusunda nasıl taktikler geliştirebileceğimiz bulabiliriz diyorum. Onunla sağlıklı ilişkiler kurabilir hangi duygusuna eğileceğimizin sırlarını alabiliriz diyorum.

Henüz başımda olmadığı için çok bilmiÅŸ ve büyük cümleler kurmak istemiyorum nihayetinde yaÅŸayan bilir ama sanırım sürekli birlikte olduÄŸumuzu çocuklarımızı iyi tanımıyoruz. Ã‡ocuk bu ya hangi hareketimizden hangi mesajı çıkardığı, kendi içinde kendinin bile farkında olmadığı ne kararlar aldığı hiç belli olmuyor. Kıskanmak keÅŸke olmasa ama kıskanabilmek, bunu ifade edebilmek bile ne kadar da önemli aslında. Åžimdi geçer dediÄŸimiz önemsemediÄŸim bu duygu yeni bir karakterin temelleri oluyor bence. 

Hayatında olmadığı gibi olmaya çalışmak, kendini farklı göstermek, duygularını saklamak, sorunlu ilişkiler kurmak küçünlüğünde yaşadığı bu kıskançlık deneyimiyle başlıyor olamaz mı?

Hele ki herkesin birbirinin düşüncesini suçladığı hayatımızda belki kardeÅŸlik kıskançlığının ifade edilebilmesiyle temellerini atıyordur ben olma savaşımız, olamaz mı?

Bu Yazı: başka bakıyor kıskançlığa. Kıskanamamanın verdiği zararların bazen kıskanarak verilen zararlardan çok daha kalıcı ve önemli olduğunu savunuyor.