Kimi çocuk yalnız kaldığında kendini iyi hissederken kimisi koca koca insanlarla sohbet etmekten zevk alır. Kimi çocuk arkadaş ilişkilerinde uyumlu ve ara yapan konumdayken, kimisi dediğim dedik çaldığım düdük prensibiyle yaşar hayatı. Her çocuk ayrı bir kitap ve çocuk eğitiminde aynı formül bütün çocuklarda aynı sonucu vermiyor. Burada iş yine biz annelerin marifetli ellerine ve sevgi dolu yüreklerine kalıyor. Nabza göre şerbet vereceğiz aslında. Tuzlu sevene tuzlu, az salçalı sevene az salçalı, sebzeli sevene sebzeli yemek yapmaya özen gösteren biz anne yürekleri çocuklarımıza kişilik tipine göre yaklaşarak çocuklarımızın frekansına girip onları sağlıklı bir şekilde yönlendirebiliriz. Kudret Eren Yavuz ve Nurşen Şirin "Yürekten Anne Baba Olmak" adlı kitaplarında çocukları;
fiziksel potansiyelin baskın olduğu kişilik tipleri,
zihinsel potansiyelin baskın olduğu kişilik tipleri,
duygusal potansiyelin baskın olduğu kişilik tipleri
özgün - romantik kişilik özelliği
olarak üç ana başlık altında ele almış. Bazı kriterleri göz önünde tutarak nasıl kişilikte bir çocuğa sahip olduğunuzu belirlemek gayet kolay. Benim Vuslat'ı tanımamda, onunla olan ilişkimin düzenlenmesinde bu yöntem çok etkili oldu. Birgün öğretmeninin söylediği Vuslat reis özelliği baskın bir çocuk tespiti benim durumun farkına varmamı sağladı. Bizim cadı evde bi efelik taslıyordu da ben evin tek çocuğu olmasının pozitif bilinciyle kendine bir krallık kurduğunu düşünüyordum. Hıı dedim, madem öğretmenle bu konuda hemfikiriz bir bakıyım dedim bu reis efendiler ne yer, ne içer? Daha önce kızımı hayal gücü olmayan, kendi başına oyun üretemeyen, ne kadar oyuncak alırsam alayım doyumsuz olduğu için oynamayan bir çocuk olarak niteliyordum. Kızımın kişiliğini tanıdıktan sonra reis kişiliği baskın çocuğuma tek başına oyna dememin onun için büyük bir ceza olduğunu, hareketli oyunlardan hoşlandığı için benim aldığım puzzle, lego tarzı oyuncakların aslında ilgisini çekmediğini, bu karakterlerin resim yapmaktan aman aman zevk almadığını öğrendim. Tabi çocuğumuzun hangi kişilikte olduğunu belirleyebilmek için de gerek bizimle olsun gerekse çevresindeki çocuk yada diğer yetişkinlerle olsun iletişimini iyi gözlemlemek gerekiyor.
olarak üç ana başlık altında ele almış. Bazı kriterleri göz önünde tutarak nasıl kişilikte bir çocuğa sahip olduğunuzu belirlemek gayet kolay. Benim Vuslat'ı tanımamda, onunla olan ilişkimin düzenlenmesinde bu yöntem çok etkili oldu. Birgün öğretmeninin söylediği Vuslat reis özelliği baskın bir çocuk tespiti benim durumun farkına varmamı sağladı. Bizim cadı evde bi efelik taslıyordu da ben evin tek çocuğu olmasının pozitif bilinciyle kendine bir krallık kurduğunu düşünüyordum. Hıı dedim, madem öğretmenle bu konuda hemfikiriz bir bakıyım dedim bu reis efendiler ne yer, ne içer? Daha önce kızımı hayal gücü olmayan, kendi başına oyun üretemeyen, ne kadar oyuncak alırsam alayım doyumsuz olduğu için oynamayan bir çocuk olarak niteliyordum. Kızımın kişiliğini tanıdıktan sonra reis kişiliği baskın çocuğuma tek başına oyna dememin onun için büyük bir ceza olduğunu, hareketli oyunlardan hoşlandığı için benim aldığım puzzle, lego tarzı oyuncakların aslında ilgisini çekmediğini, bu karakterlerin resim yapmaktan aman aman zevk almadığını öğrendim. Tabi çocuğumuzun hangi kişilikte olduğunu belirleyebilmek için de gerek bizimle olsun gerekse çevresindeki çocuk yada diğer yetişkinlerle olsun iletişimini iyi gözlemlemek gerekiyor.
Ben de size "Yürekten Anne Baba Olmak" kitabından yukarıda yazdığım karakter yapılarını anlatarak çocuğumuzun kişilik yapısını tanımamızda yardımcı olmak istedim. Çok basit formüllerle çocuğunuzu tanıyacak, ilişkilerinizi onun kişilik yapısı çerçevesinde olumlu yönde düzenleyeceğinize inanıyorum.
İlk 10 yıl bizim çocukların kendilerine güveni, özsaygıyı elde etmelerinde, kendilerini tanıyıp sağlıklı insan ilişkileri kurmalarında çok önemli bir yaş periyoduymuş. Bunun için de bize büyük görevler düşüyor. Ben diyorum ki önce çocuklarımızı tanıyarak başlayalım işe.
İlk 10 yıl bizim çocukların kendilerine güveni, özsaygıyı elde etmelerinde, kendilerini tanıyıp sağlıklı insan ilişkileri kurmalarında çok önemli bir yaş periyoduymuş. Bunun için de bize büyük görevler düşüyor. Ben diyorum ki önce çocuklarımızı tanıyarak başlayalım işe.
0 yorum
Yorum EkleYorumunuz